DÖRT MEVSİM KADIN
Kadın…
Bir bahar sabahı gibi doğar gülüşü,
Tomur tomur umut taşır teninin kokusu.
Bir menekşe ürpertisiyle başlar cümleleri
Ve sen susarsın, sükut ederek
Çünkü bahar konuşur gözlerinden.
Yaz gelir, bir rüzgâr olur,
Saçlarının içinden geçer
Güneş gibi yanar kalbine her dokunuşu,
Terinde aşkın kokan tuzu,
Nefesinde denizlerin mavisi gizlidir.
Sevdanın en yakıcı hâlidir o.
Sonra sonbahar iner omuzlarına,
Yorgun bir hüzün gibi süzülür sessizliği.
Bir yaprak düşer kalbine,
Adı vedadır belki, belki de özlem.
Rüzgârla savrulan her bakışı,
Bir gidişin izini taşır içinde.
Ve kış…
Bir beyaz örtüye sarar kendini kadın,
Soğuğu bile zarafetle taşır.
Ellerinde üşüyen bir dua,
Gözlerinde donmuş bir sabır vardır.
Ama kalbinin derinliklerinde
Yeniden doğacak baharların sıcaklığı bekler.
Kadın…
Bir yılın değil, bir ömrün dört mevsimidir.
Her mevsim başka bir sırla gelir,
Bir bakışta çiçek açar,
Bir susuşta fırtına olur.
Ve sen anlarsın;
Onun içindeki evren,
Mevsimlerin bile sığamadığı
Bir sonsuzluktur…
***
















































