BOL BOL PAYLAŞIN LAN BENİ
- Çıkar artık şu postalları. Kaç saat oldu araziden geleli, hala postallarla yatıyorsun.
- Daha yeni ısınmaya başladı ayağım.
- Ben tam ısınmaya başlamıştım, yemekten sonra tekrar üşüdüm. Ramazandayız sanki.
- Ramazan ne alaka şimdi?
- Oruç tutup iftarı açınca bir üşütme gelir ya insana, onun gibi oldum.
- Oruç tutmadıysak da oruçlu gibiydik zaten. İyice acıktın demek ki; yemek yiyip karnın doyunca, üstüne bir de çay içince, kendini oruçlu gibi hissettin. Ben hiç ısınamadım daha.
- Şimdi evde olsaydık sobanın içinde yanan odunların çıtırtısı bile ısıtırdı içimizi.
- Bizim ev de sobalı. Özlüyorum valla sobadan gelen çıtırtı sesini. Gece lamba kapatılır ya ateş tavana vurur, gece lambası olur, bayılırım o hale.
- Annem güğümleri koymuştur şimdi sobanın üstüne, çayı demlemiştir. Fırına patatesi atmıştır, sıcak sıcak nasıl iyi gider şimdi.
- Güğümdeki suyla çayı demleyeceksin; üstüne de kestane atacaksın, tencereyi ters çevirip kestaneyi pişireceksin. Oh, değme keyfime!
- Hayali bile güzel be!
Dışarıdaki askerlerden şehit haberi duyarlar. Koridorda yankılanan; “Kahrolsun PKK, vatan sağ olsun!” sesleri duyarlar.
- Bir gün de, bizden bahsedecekler. Haberlerde sunucular Hakkari’de şehitlerin adını sayarken içlerinde biz de olacağız. Kaçıncı sırada verirler ki?
- “Son dakika” diye geçer.
- Çıkar telefonunu, çek söyleyeceklerimi. Kardeşim; ölürsem ilk başta babam ağlamasın, annem fazla üzülmesin. Bol bol paylaşın lan beni, herkes böyle paylaşsın İnstagram’da!