BİR DİNLE KİTAP: BENİ / TESS GERRİTSEN
“Kimse yoktu ama gene de burada yaşayanların yankılarını duyduğunu, duvarlardaki fotoğraflardan baktıklarını hissetti. Bir zamanlar mutlu bir evdi burası. Bitene kadar.”
Yakın zamanda çok sevdiği eşini kaybetmiş, kendi halinde yaşayan hemşire Sofia Suarez evinde vahşi bir şekilde öldürülür. Bu cinayet herkesi çok üzer ve bir o kadarda şaşırtır. Çünkü Sofia çevresinde çok sevilen, kimsenin düşmanlık edemeyeceği kadar iyi bir kadındır. Dedektif Jane Rizzoli ve adli tabip Maura Isles bu korkunç cinayeti çözmek için kolları sıvarlar.
Sofia'nın son günlerde bir araştırma yaptığı, bazı insanlarla iletişim kurmaya çalıştığı bilgisine ulaşan Rizzoli, bu bağlantıyı takip etmeye karar verir. Araştırma konusunun, bir kaç ay önce bir trafik kazası geçiren Amy'e uzanması cinayet davasını karmaşık bir hale sokar.
Rizzoli bu karmaşık dava ile uğraşırken bir yandan da annesi Angela'nın mahallesinde esrarengiz olaylar yaşanmaktadır. Mahalleye taşınan gizemli bir çift, evden kaçan bir genç kız Angela'nın kuşkulanmasına ve kızı Jane'e bu olayları araştırması için baskı yapmasına neden olur. Angela'nın mahalle bekçiliği beklenmedik olayların başlangıcıdır aslında.
Rizzoli & Isles serisinin son kitabı, Dinle Beni. Okumayı uzun süredir erteliyordum. Hani hepimizin kurduğu bir bağ vardır uzun soluklu serilerde kitap kahramaları ile. O güzel bağ hiç kopmasın diye bekletmiştim uzun zamandır okumayı ama artık dayanamadım ve okudum. Nasıl da özlemişim. Angela ve Jane'nin tatlı atışmaları, Maura ile Daniel'in tüm imkânsızlıklara rağmen devam eden aşkı ve elbette gerilim dolu bir macera. Olay örgüsü oldukça heyecan vericiydi ve hiç beklemediğim bir şekilde gelişti. Severek okudum ben. Tess Gerritsen kalemi ile tanışmayan dostlar, gerilim ve heyecan seviyorsanız mutlaka okumalısınız.
Bu arada cinayete kurban giden Sofia'nın beslediği bir Japon Balığı var kitapta. Normalde çok uzun yaşamadıklarını biliriz değil mi hepimiz bu balıkların. Ortalama 5 yıl deniyor yaşam süreleri. Ama kayıtlara geçmiş bir bilgi edindim kitap sayesinde. 43 yıl yaşamış bir Japon balığı varmış. Elbette uygun şartlar sağlandığında. Ayrıca "Tamale" isimli mısır ya da muz yaprağına sarılarak yapılan bir hamur yemeği de ilgimi çekti ve not aldım. Son olarak Amy isimli karakterin ki; güzel sanatlar öğrencisi kendisi, tez çalışmasından adı geçen bir ressam olan "Artemisia Gentileschi" hakkında da bilgiler edindim.
“Hiçbir bilgi faydasız değildir. Açacağı doğru kilidi bekleyen bir anahtardır.”
“Anneliğin yükü bu: Çocuklarınız ne kadar büyürse büyüsün sorunları sizin de sorunlarınız. Onun canı sıkılınca benimki de sıkılır.”
“Sevgi, cesaret kadar bazen sessizlik de gerektirirdi.”
“Dünyada bir ebeveynin çocuğuna duyduğu sevgiden daha kuvvetli bir güç yoktu. İki masum insanın katline yol açan harika ve dehşet bir sevgiden...”
“Maura bir cesedi kesip açabilir, dokularını hücre seviyesine kadar inceleyebilirdi ama ölenin ışıklar kararırken ne bildiği ve ne hissetttiği sır kalırdı.”