KİTAP ANALİZİ
Giriş Tarihi : 04-10-2022 10:57   Güncelleme : 04-10-2022 11:02

Bir Kitap: Daktilo Nebahat / Suat Derviş

Yazan: Arzu Ortaören - BİR KİTAP: DAKTİLO NEBAHAT / SUAT DERVİŞ

Bir Kitap: Daktilo Nebahat / Suat Derviş

BİR KİTAP: DAKTİLO NEBAHAT / SUAT DERVİŞ

-Biz kadınlar hangi yaştan, hangi ırktan, hangi asırdan olursak olalım hep aynı şekilde hisseder ve aynı şekilde muhakeme yürütürüz. Dikkat ederseniz görürsünüz ki, biz kadınlar diktatör bir devlet idaresinde teşekkül etmiş gizli bir cemiyetin azalarına benzeriz. Birbirimizi ne kadar çekemezsek çekemeyelim. Bir zorluk karşısında hemen birleşiriz. Birbirimizi daima müdafaa eder ve ortak düşmanın nefesini çıkarmaya uğraşırız.

Kitabımız 27 öyküden oluşuyor. Kadın karakterlerin ön plana çıkarıldığı bu öyküler 1930-1938 yılları arasında kaleme alınmış sevgili Suat hanım tarafından. Karakterlerin ana özelliği hayata ve aşka bakış açıları, yaşam mücadeleleri, görünür olma çabaları. Zaten yazma serüvenin de hep bunu amaçlamış sayın Derviş. Öyküleri, romanları, röportajları ile kadını görünür kılmak. Yaşadığı dönem göz önüne alınırsa ezberleri bozmuş. Belki de hepimizin bunca sevmesi, hayranlık duyması ve halen güncelliğini koruyor olması da bu sebepten. Bir nevi kadınların sesi olmuş kalemiyle. 

Daha önce okuduğum öykü kitaplarında yer alan bir kaç öykü ile bu kitapta da karşılaşmak eski bir dosta rastlamak gibiydi. "İskarpinler", "Peride ve Hayatta Muvaffakiyet", "Son Bayramı" bunlardan. 

Pek çok yeni karakterde tanıyoruz kitapta. Erkek şiddetine maruz kalan Fatma'nın hikayesi "Kırk Sene Sonra" ile çıkıyor karşımıza. Çocuğuna piç denilmesi üzerine deliye dönen seks işçisi bir kadın karakter "Geçtiğim Şehir" de can buluyor. Bir akraba evinde sığıntı olarak yaşayan ve yaşlanan, tek amacı bir kez olsun gelinlik giymek olan, bu uğurda tüm parasını biriktirerek aldığı gelinlik yüzünden ev halkının alaylarına maruz kalan "Beyaz Teyze" bir diğer kahramanı kitabın ve beni en çok etkileyenlerden biri. Kitaba adını veren öykümüz ise anasız, babasız Nebahat'in sahip olduğu lise diploması ve cesareti ile ayakta durma mücadelesi.  Tüm karakterler arasında en fazla "Yalnızlık" öyküsünün kahramanı Mürüvvet içimi acıttı. 

Lafın kısası okuyunuz efendim. Bu dik duruşlu, mücadeleden hiç vazgeçmeyen, ezilenlerin ve özellikle kadınların sesi olan bu değerli kalemi okuyunuz.

Alıntılar:
-Yalnız kadının mı kahpesi, yalnız kahpenin mi piçi olur? Menfaat üzerine kurulmuş evliliklerin çocukları da hep birer piçtirler. Fakat benim yavrum, benim aşkımın çocuğu, o bir piç değildir. 
-Onu insanların yaptığı kanunlar affedebilir fakat ben onu affedemem, onu affetmeyeceğim.
-Kaçan bir tramvayın ve hayırsız bir sevgilinin arkasından ağlamaya değmez. Çünkü beş dakika beklemeden yerine bir başka tramvay ve bir başka sevgili gelir. 
-Fedakarlık her zaman hayırlı bir yerde yapılmaz. Her fedakarlığın neticesinden olumlu bir iyilik doğduğuna kanaat getiremezsiniz. 
-Fakat hayat bizim yirmi yaşında zannettiğimiz gibi basit ve tek cepheli bir şey değil. 
-Çünkü, Daktilo Nebahatlerin zannettiği gibi, hayatın sinemayla ve sinemanın hayatla hiçbir münasebeti yoktur. 
-İşte, bizim hepimizin en büyük gayesi, köylerdeki bütün Halimeleri ve bütün Mehmetleri bu seviyeye eriştirmek olmalıdır. Böyle Halimeler ve Mehmetlerle dolu köyler, Türk istiklalini koruyacak en sağlam kaleler olacaktır. (1939 tarihli Bir Köylü Kadın Tanıdım yazısından.)

LÜTFEN KİTAP OKUYALIM!!!

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi