YOKLUĞUNA TUTSAK
Bu kentten sen gidiyordun,
Yalnızlık geliyordu,
Senin yerine...
Bir sonbahar mevsimi gözlerinde,
Kırılgan ve soğuk...
Sokağımız, yokluğuna alışacak kadar vefakâr değil...
Bir otobüs durağında resmin,
Benim içimde.
Bu şehir, sensin.
Benim için,
Sen, bu şehrin özgürlük hâlisin.
Özgürlüğü bilenler;
Tutsakların, özgürlük için verdiği mücadeleyi nereden bilsinler.
Yokluğun,
Tutsağıdır düşlerimin,
Ben, varlığına tutsağım...
Hayat filminin şeridinde,
Yaralı bir öykü taşıyor, sus pus olmuş dilim,
Süslü hayallerin peşinde.
Birazcık yaşamak uğruna,
Kaç duygu ölüyor,
İnsanların düşüncelerinde..
Sen gidersen,
Ben de mi öleceğim,
Şimdi senin yüreğinde?
Yine de adını son bir kez,
Anmak güzeldi,
Dilimde...
Yine de seni,
Son bir kez daha görmek,
Biraz gülünç, biraz da sitemkardı,
Gözlerimde...