ÖĞRETMENEVİ MÜDAVİMLERİ
Geneli emekliye ayrılmış, bir çoğu altmış yaşın üzerinde, öğle ile akşam arası bir araya gelip gruplar oluşturarak sohbet ederler. İçecekler ya gönüllü biri tarafından ödenir veyahut "Alman usulü" diyerek herkes içtiğinin parasını verir.
Eskiden beri sol düşünce içerisinde olanlar bir tarafta, sağ düşünce de olanlar da diğer tarafta bir araya gelirler. Sol ya da sağ düşüncede olup ta birlikte mescide inip namaz kılanlar, karışıkta oturabilirler. Aralarında şakalaşmalar olur. Lâkin ölçüyü kaçırmamaya azami özen gösterirler.
Bir de, birkaç kişilik gruplar vardır ki onların konuşmaları da, şakalaşmaları da kendine münhasır yapıdadır.
Dikkat çeken bir husus da uzak illerden gelip Eskişehirli bir hanımla evlilik yapanlar; sılayı ya unuturlar ya da terk ederler. Ne hikmetse bunda bir gariplik var ama herkes hayatından memnun ya da öyle görünüyorlar. Onlar için sıla gurbet, gurbette sıla olmuştur artık.
Bir de işin sosyo kültürel tarafına meyledip kalanlar da var. Neyse, biz irdelemeye devam edelim. Sahi senelerini eğitime vermiş, binlerce talebe okutmuş, işçi, bürokrat, memur, siyaset ve devlet adamı yetiştirmiş bu insanlar, ne konuşuyorlar neler anlatıyorlar?
Günlerinin çok zamanını, ömürlerinin de küçümsenmeyecek bir bölümünü öğretmen evi bahçesinde ya da lokalinde geçiren, eski tabirle muallim yani halkın içinden gelip eğitim görmüş, ders almış, ders vermiş bu kişiler, akşama kadar ne konuşurlar, ne anlatırlar? Ya da ne üretirler?
Bilemem ama kanaatim odur ki, üreterek değil de, tüketerek ülke ekonomisine katkı sağlamaktadırlar. Benim de zaman zaman katıldığım, birlikte oturduğum bu emekli öğretmenler, gerçekten hoş sohbet insanlardır. Sohbetiniz bol, yüzünüz daim güleç olsun. Sağlık ve huzur içinde yaşayın sevgili öğretmen arkadaşlarım.
