ŞİİR
Giriş Tarihi : 21-01-2025 13:37   Güncelleme : 24-01-2025 00:39

Gece Uzun / Nihal Savaştürk

Nihal Savaştürk -GECE UZUN

Gece Uzun / Nihal Savaştürk

GECE UZUN

Demini almış çay faslındayım
Gece uzun
Günlerden hafta sonu
Pencereme hasret kondu
Hışır hışır esiyor rüzgâr
Ruhum, nevbahar savrulmalarında
Dudaklarımda tütünün nemli kokusu
Tütüyorum ağız dolusu

Ah! ah!
"Bir kırlangıç olsam uçsam uçsam
Dağları ovaları aşsam
Varsam kendi memleketime
Kendi damıma yuva yapsam''

Birazdan çalar iç kapımı şeytan
Çek git der git buralardan
İşte o an
Bir yanım çiçek açar
Bir yanım kar boran

Gece uzun 
Elim kolum bağlı                      
Yürek boşluğumda kırık sazın  tınısı
Dilimde yarı acı yarı tatlı bir şarkı
Şimdi oralarda olmak  olmak vardı
Terketmek vardı
Mevsimleri buz kesmiş bu şehrin sokaklarını

Gece uzun
Yüzüm solgun
Günlerden hafta sonu

Şeytan diyor ki çek git
Ben, susuyorum ağız dolusu
İçimde gurbet  sakız ağacı
Yapışmışım fidanken dallarına
Kök salmışım taşına toprağına
Hayata  sıkı sıkı sarılsam da
Bir yanım yarım yüreğim buruk
Başımı hiç eğmedim ama
Yine de içimde dolmayan bir boşluk
Ah! içimde ki o boşluk
Ah! o boşlukta büyüyen  çocuk 
Gözleri gurbet bakan 
Saçları hasret kokan çocuk

Demini almış çay faslındayım
Gece uzun
Yıllar yorgun
Cam kenarını mekân tutmuşum
Hasret içiyorum  yudum yudum

Ah Ah
Şu anda oralarda olmak vardı
Minarelerden yükselen ezan sesleriyle güne uyanmak
Çocuk gülüşlerimi bıraktığım o sokaklarda
Bisikletime binip saçlarımı rüzgâra savurmak
Çarşı pazar sabaha kadar
Ver elini çocukluğum
Dondurma tezgahının önünde soluklanalım
Parmaklarımızda erisin
O eski zamanların sıcaklığı 
Şu anda oralarda olmak vardı ah
Ağır ağır karışmak kalabalığa

Gece uzun 
Kucak dolusuyum
Göğsümde sıcacık bir sızı
Sarılmışım sıkıca  bayrağıma
Rüzgâr da esiyor hışır hışır
Birazdan gün de ışır 
Perdesiz sabahıma  

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi