SEDNAYA HAPİSHANESİ
Şeytanın dünyayı ele geçirdiği,
insanlığı batıla sürüklemek için and içtiği intikam şubesi.
Lanetlenmiş melunun yoldan çıkardığı,
karanlık ruhların sardığı.
Nemrut’lardan, Firavun’lardan beri süre gelen Allah'a isyan silsilesi.
Başında bekliyor cehennem zabanileri.
Kıyamet alametlerinden cehennem görüntüleri.
Meleklerin "Yeryüzünde fitne fesad çıkaracak kan dökecek insanı mı yaratacaksın?" dedikleri.
Yerin yedi kat dibinde unutulmuş insanların, çaresiz haykırışları, yürek parçalayan duvarlarda yankılanan çığlıkları, üst üste istiflenmiş cesedleri, pres makinalarında kıyılan, kazıklara çakılan, mülteci kamplarında toplu çukurlara atılan, kızgın fırınlarda yakılan, kan donduran pislik necaset kokan akla hayale gelmeyecek vahşet sahneleri.
İnsanlığın yüz karaları, cehennem taşkını mahlukları.
Eli kanlı katillerin, gözünü hırs bürümüş diktatörlerin,
vicdansız cellatların, şuursuz sapkınların, sadistlerin ağzı salyalı kudurmuşların terör estirdiği.
Şu habis ruhların bataklığa çevirdiği,
insanlığı katlettiği, vicdanların uyuşmuş kör edildiği
yalan dünya yıkılacak!
Mazlumların âhı arşa çıkacak!
Kızıl kıyametler kopacak!
Yer gök, devran tersine dönecek.
Zalimler, mazlumlar ile yer değiştirecek.
Hiç kimse ama hiç kimse yaşattığını yaşamadan ölmeyecek.
Ölecek, dirilecek sonra sonsuza kadar hiç ölmeyecek.
Etleri liğme liğme kaynar kazanlar, ateşler içinde cehennemin yedi kat dibinde katmer katmer sonsuz azap çekecek.
Hak'a ve mazlumlara sağır olanlar!
Bilinki zebaniler de sağırdırlar.
Son pişmanlığınızı yardım çığlıklarınızı hiç duymayacaklar.
Cennet ucuz değil, cehennem luzumsuz değilmiş.
O "ne olur bizi öldürün!" diyenler işkenceler çekenler aklını kaybedenler,
Sorgusuz sualsiz Allah'ın izni ile cennete gidecekler.
Allah'ım insanlığımızı, imanımızı koru.
Aklımıza fikrimize vicdanımıza mukayyet ol.
Ne olur sonsuz rahmetinden bir damla bahşeyle
Kan gölüne dönen dünyaya.
Editör: Suna Türkmen Güngör
