BİR KİTAP: DUYULMAYAN ÇIĞLIK / KENAN DÖNER
Eşi Naciye, küçük çocukları Zeliha, Hüseyin ve Halis, köyde 2 odalı küçük taş evinde, oduncu Ahmet'in, ormandan kestiği ağaçların parası ile kıt kanaat geçinmekteydiler.
Köyün varlıklı, imtiyazlı kişileri; Deveciler’in Mesut, Köyün Muhtarı Ali, Jandarma Komutanı, ormancı Halil’in, menfaatları için yapamayacakları kötülük yoktu.
Köyde kaçak odun kesenlerden, el altından para alıp kendileri gizlice ormanda ağaç kesip, kamyonlara yüklüyorlardı. Ormanda, düzenli olarak kestikleri ağaçlar büyük bir alan oluşturduğundan dikkat çekmekteydi.
Oduncu Ahmet, yetkililere bu durumu şikayet eder. Oduncu ormana gittiği bir gün, öldürülüp vücudunu baltayla ikiye ayırırlar. Ormanı da ateşe verirler. Köyün muhtarı Ali, Naciye'nin bekarken sevdiği adamla dedikodusu çıkınca, plan yaparak Naciye'yi akşamın dar vakti çağırtıp zorla tecavüz ettikten sonra, on kadar daha köyün genç delikanlılarının ona tecavüz etmelerini sağlar.
Köydeki dedikodu ve dışlanmalaraya dayanamayan Naciye, kasabadan yaşlı alkolik biriyle evlenir. Tek umudu kızı Zeliha'nın devlet yatılı okulunu okuyup kendisini kurtarmasıydı. Oğlu Hüseyin, çalıştığı tamirhanenin minibüsüyle köye gelip Muhtar Ali'yi öldürmesiyle, ailenin çektiği acılar katlanır.
Ailenin sessiz çığlıklarının duyulmayarak, yağma ve menfaat yüzünden ayrı yönlere savrulması, kendine kötülük sıçramasın diye köylünün zengin imtiyazlı kişilerin yaptıklarını görmezden gelmesi ve kitabın sürpriz sonu oldukça etkileyiciydi.
