ANA KRALİÇE
Hayvanlar alemi içinde farklı bir hayvan türü bulunuyordu. Bu hayvan türü hızla gelişiyor, çoğalıyor ve gittiği her yeri tahrip ediyordu. Diğer hayvanların hayat alanını daraltıyor, yaşamı onlara zehir ediyordu.. Yıkıcı bir güç gibi, bir dozer gibi doğayı yerle bir ediyordu...
Olağan üstü güçlere sahip olan bu hayvan türüne, hiç kimse karşı koyamıyordu. Diğer hayvanlar büyük planlar yapmalarına, büyük çabalar göstermelerine rağmen, çabaları sonuçsuz kalıyordu...
Bu hayvan türü, ağızlarından ateş püskürtüyor, bütün ormanı ateşe veriyorlardı. Orman hayatı yaşanmaz hale geliyor, diğer hayvanlar yaşam alanlarını kaybediyordu...
Masum hayvanlardan bir kaç tanesi bir araya gelip bu felaketi nasıl önleyebileceklerine dair kendi aralarında istişare yapmaya karar verirler.
Yapmış oldukları analizlerin sonucunda bu hayvan türünde görme yetisi olmadığı gibi aynı zamanda da duyu yetisi de olmadığı gerçeğini fark ederler...
Daha büyük bir gerçeği hayretle görürler. Bu gerçek ise; bu hayvan türünün beyin fonksiyonlarının olmadığıdır. Yapmış oldukları araştırmanın ve analizlerin sonucunda büyük bir dehşete şahit olurlar.
Milyonlarca olan bu hayvan türünün mağlup olması için ana kraliçenin öldürülmesi gerekiyordu. Ana kraliçe, bu hayvan türünün bütün beyin fonksiyonlarını, bütün düşünme yetisini tekelinde bulunduruyordu. Bir merkezden yönetilen bu hayvan türü, adeta birer robot gibi emre amadeydi. Sanki bütün yaşam fonksiyonları ana kraliçeye bağlıydı...
İstişare yapan hayvanlar sorunu görmüşlerdi. Çözümü de ortadaydı. Bu vahşetin son bulması, ana kraliçenin ölmesiyle mümkündü.
Kolay mı ana kraliçeyi öldürmek?
Bu hayvan türü ana kraliçe sayesinde özgün yaşamlarını, yaşam tercihlerini, bireysel düşünmeyi hatta aile olmayı bile kaybetmişlerdi. Garip olan ise bu bu yaşam biçiminden de son derece memnundular...
İstişare eden hayvanlar büyük bir plan kurarak ana kraliçeyi öldürmeyi başarırlar. Ana kraliçenin ölümüyle, ana kraliçeye bağlı olan bütün hayvanlar etkisiz hale gelirler. Yeni uykudan uyanmış gibi olurlar. Kendi öz hayvanlığına kavuşurlar. Her hayvan artık kendisi olarak yaşamaya başlar. Ormanlık alanlarda kuşlar ötüşmeye, tavşanlar koşmaya, maymunlar oyun oynamaya başlar...
Bazen birinin yok oluşu diğerlerine hayat verir...
Editör: Ümmügülsüm Hasyıldırım
