AKLIN, PARAN OLSA NE YAZAR
08.02.2021 tarihinden bu yana Avusturya’da kısmen yasaklar kalktı.
Yeni uygulamada herkes ffp2 maskesi takmak zorunda.
Mağazalar açıldı. Ancak tüm mağazalara 20m² kuralı getirildi.
Örneğin bir mağaza 100m² ise bu demekki aynı anda mağazada sadece 5 kişi olabilecek. Sabah İlk açıldığında beş kişi içeri girecek ve her çıkanın yerine bir diğerinin girmesine izin verilecek.
Sayılar mağazaların büyüklüğüne göre değişir. Ben sadece okuduğum kuraldan anladığıma göre bir örnekleme verdim. Uygulanır mı? Hep birlikte göreceğiz.
Otobüslerde tramvaylarda metrolarda bu 20 metre kuralı geçerli değil, sıkış tepiş kucak kucağa gitmek serbest. Buradaki akıllı kural koyucularına göre bu virüs denen mahluk, ulaşım araçlarına biletsiz girmiyor demek ki. Cımıcık virüs nerden bilsin bilet almayı canım. Aman onu bâri öğrenmesin. Mağazalarda yirmi metreye kadar uçabilen, yada zıplayabilen vürüs yirmi metrenin altındaki mesafelerde duran insanlara bulaşabiliyor. Mesafe yirmi metrenin üzerinde oldumuydu işte o zaman virüsün o kadar uzağa uçma, sıçrama yeteneği olmadığından insanlara bir şey yapamıyor.
Bu gün aylardır kapalı olan yerlerin açılmasıyla birlikte bizim evden bir kişi çıktı dışarıya. Hepimiz aynı anda çıkıpta kalabalık etmeyelim, zaten herkes hücum eder bu gün diye düşündük. Nitekim de öyle olmuş. AVM'lerdeki mağazaların önlerinde oluşan kuyruklardaki insanlara sıranın gelipte içeri girmeleri bir ayı bulur.
Peki berberlere ne demeli?
Çoğu berber dükkanı zaten yirmi metrekare ya var ya yok. İçeride sadece bir berber bir de müşteri olsa bile yirmi metre kuralını aşmış oluyorlar. Üstelik berbere giderken 40 saati geçmemiş negatif test sonucunun yanımızda olması lazımmış. O da yetmiyor hem berber hem müşteri ikisininde traş esnasında maskeleri takılı olmak zorundaymış. Bu da demek oluyorki berberlerde sakal traşı olmayı aklınızdan bi çıkaracaksınız.
Burada alınan yeni kurallarla ilgili çelişkileri yaz yaz bitmez.
Sizin açacağınız mağazanında, çıkardığınız, çıkaracağınız kanunlarında... diyecek insan.
Önceden bazı insanlar parayı değersizleştimek için artislik yapardı.
“Para dediğin nedir senin yavvv? Köpeğin önüne atsan yemiyor„ deyip oysa sen ona ne çok değer veriyorsun demeye getiriyorlardı.
Şimdi herkeste para olsa ne olur olmasa ne olur. Dilediğin gibi harcayamadıktan sonra.
Durun bakalım bu daha iyi günlerimiz.
Yakında aşı karnelerimiz bile olacakmış. Aşıya karşı gelenlere, belkide tıpkı Fransa’da olduğu gibi hapis cezaları gelecek. Öyle olmasa bile başka başka yaptırımlarla karşılaşabiliriz.
Artık insanlar üst aklın akılsız birer malları haline geldi, gelecek. Bunu açalım biraz; camileri, kiliseleri, havraları kapattılar dinine hükmedemiyorsun, mağazaları, bütün alış veriş yerlerini ( şimdilik gıda söktörü hariç) kapattılar parana söz geçiremiyorsun, düğün salonları kapalı gençler evlenemiyor, seyehat kısıtlamalarından dolayı sılâ-i rahim edemiyoruz, ev ziyaretlerine gidemiyoruz, bel berket diye bir şey kalmadı.
Sonuç olarak, bana göre ilginç bir detayı daha söyleyeyim size. Dünya genelinde pandemiden önceki 2019 yılında ölenlerin sayısıyla pandemiden sonra gerek pandemi nedeniyle gerekse normal nedenlerlerden ölenlerin 2020’deki sayılarının arasında abartılı bir fark olmadığını göreceksiniz. Aradaki tek fark şu an pandemiden ölenlerin bütün dünyada çetelesinin tutuluyor olması ve bunu ağız birliği edip, dünyaya bunu korku olarak pompalıyor olmaları.
Sigaradan, kanserden, normal gripten ölenlerede bi bakmak lazım. Ben eminimki sigaradan ölenlerin dünya genelinde yıllık ortalaması bu yeni pandemiden ölenlerin sayısını 10’na katlar.
Son olarak benim diyeceğim: 'Dünyada yaşayan diğer canlı türlerine, kendi iradesini kullanamaz hâle getirilen iki ayaklı yeni bir sığır sürüsü eklenmiştir.' Durum bu.
