SUSKUNLAR ÜLKESİ
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah. Bir dua hiç beklenmedik bir zamanda çıkıp gelen çaresizliğinin en son ifadesi. İnsan doğar, büyür ve ölür duadan da kısa bir ömür.
Sessizlik var; koca şehrin bütün keşmekeşliğine, kavgasına, trafiğine, yalanına, ihanetine kısaca insanına inat bir sessizlik var. Burada olmak huzur veriyor huzurlu hissediyorum geleceğe dair hiçbir umudun hiçbir planın yapılmadığı insana dair ne varsa unutulan gerçeğin tam ortasındayım .
Kuşların, böceklerin,, çiçeklerin haberi yokmuşçasına sırf nispet eder gibi yaşama azmine hiç aldırış etmiyorum.
Telefonun ağlarcasına çalması mutlu haber vermeyen telefon sesi , ağlamakta olan anamın sesi karşımda ,yüreğimden mideme doğru inen bir yanma damarlarımda dolaşan kanın ısınmasını hissetmem
- Oğlum babaannen ölmüş ... Sorular, sorular
İlk bu telefon ile tanımıştım sonsuzluğu.
Aslında bu ilk karşılaşmamız değildi daha öncesinden görmüştüm rahmetli babaannemin annesinin gidişinde görmüştüm de anlam verememiştim tanımadığım onlarca insanın ağlaması koca koca kazanlar ile su ısıtılması boyumun iki katı belki daha fazlası bir çukur kazılması sorgulamadığım sorgulayamadığım bir sahneydi tek anlamlı gelen ise rahmetliden bana düşen iki beyaz mendil olmuştu. Şimdi ise farklıydı düşünebiliyor sezebiliyor ve hissedebiliyordum.
Zaman durmadı mazinin pas tutmuş tahta kapıları arasından sızan ufak hatıralar arada sırada bana uğrayıp hâl hatır soruyor:
-Siirt oğlum. Bakkaldan kendine bir şeyler al, iki buçuk lira
Bir bayram ziyaretinde büyük babama hâl hatır sorduğumda nasıl olayım be oğul babaannemin yanına gitmeyi beklerim demişti. Oniki sene koca koca oniki sene bekledi. İnşallah kavuşmuşlardır
Sonra sırayla çocukluk arkadaşlarım insan sevdiğini gömer mi demiş ya şair gidemedim bende oyunu kaybeden bir çocuğun çaresizliği içinde uzaklara kaçtım. Lâkin o hep peşindeydi sırası geleni beklediğin vaktin dışında tam vaktinde aldı kaçamadım kaçmadım büyümüştüm görevimdi elinde büyüdüklerim için görevimdi yeri geldi çukur kazdım yeri geldi toprak attım yeri geldi çiçeklerini suladım, ama hep özlem ile yâd ettim başka ne gelir ki insanın elinden...
Ramazan bayram arifesi babam müsaitsen ziyarete gidelim dedi. İllet musallat olmadan önce bütün köy ikindi namazından sonra suskunlar ülkesine gelir orada dualar edilir Kur-an okunurdu ama şimdi iki kişi ile sosyal mesafe kuralına uygun olmak kaidesi ile olur dediler , olur dedim.
İlk suskunlar ülkesinden ikincisine geçtik babam görevini yapmış girişte ki çam ağacının gölgesinde gölgelenir, ben büyük babamın çiçeğine ağacına su taşıyorum ki büyük babamın komşusunun ziyaretçileri geldi altmış yaşlarında amca ile teyze , teyze komşuya...
- Bayramın mübarek olsun babam Allah’ım rahmetini esirgemesin babam, küçük kızın geldi babam, torunu ile geldi, koca babaanne olarak geldi babam.
Gerçekti, duyacaklar ama susacaklar ve geride bıraktıkları bir gün mutlaka yanlarına gelecekti.
Ya çiçekle, Ya da ....
