LİLA’NIN GEZEGENİ
Yıldızlararası Seyahat Acentesi’nin en yeni ve en lüks uzay gemisi Starlight, ilk yolculuğuna farklı gezegenlerden gelen binlerce yolcuyla çıkmıştı. İnsanların vücut yapısı her gezegende farklı olduğu için hangi yıldızdan geldikleri hemen anlaşılıyordu ama yine de gezegen farkı gözetmeden gemide çalan müziğe eşlik ediyorlar, dans edip eğleniyorlardı.
Yolcuların bazısı çok çabuk kaynaşmıştı; bazı genç kızlarla genç erkekler öpüşmek için geminin loş yerlerini arasalar da bazıları herkesin ortasında birbirleriyle sarmaş dolaş olmuşlardı.
Bunun dışında güzel ve lezzetli yemeklerden yiyip, içkilerini içiyorlar inanılmaz güzel vakit geçiriyorlardı. Hepsi yıldızlararası seyahatin keyfini çıkarıyor, geminin sunduğu eğlence, yemek ve konfordan faydalanıyordu.
Starlight Gemisi sırasıyla rotasındaki yıldızlara uğrayarak yolcularını bırakmıştı. Yıldızlarda inen yolcularla kalanlar arasında çok güzel bir dostluk kurulmuş, birbirlerinin telefonlarını almışlardı. Gemiden ayrılanları hemen özlediklerini belirten mesajlar yollamaya başlamışlardı bile. Gemi, son durağı olan Sirius Yıldızı’na doğru ilerliyordu.
Sirius’a yaklaştıkça yolcular kendilerini, yıldızın etrafında görünen renk cümbüşünden oluşan bir atmosfer şovunun büyüsüne kaptırmışlardı.
Bu inanılmaz güzellik gittikçe daha belirgin oluyor, renklerin büyüsü geminin içine kadar geliyordu. Yalnız, kaptanın anlaşılmaz bir gizemi vardı. Yüzündeki maskeyi hiç çıkarmıyor ve elinde telefon sürekli fısır fısır birisiyle konuşuyordu. Zaman zaman yolcuların “Kaptan bir sorun mu var?” sorusuna ne cevap veriyor ne de kimseyle muhatap oluyordu. Şüpheli durumu yolcuları korkutuyordu.
Gemide Sirius Gezegeni’nde inecekler için hazırlanmaları anonsu yapılmıştı.
Maalesef gemi Sirius'un atmosferine girmeden önce beklenmedik bir saldırıya uğradı. Geminin radarı, yıldızın arkasından gelen küçük ve hızlı bir uzay aracını tespit etti. Uzay aracı kısa süre sonra gemiye doğru ateş açtı. Starlight, saldırıdan kaçmak için manevra yapmaya çalıştı ama çok geçti. Geminin sol kanadı isabet alınca alevler içinde kalıp yıldızın yüzeyine doğru sürüklenmeye başladı.
Yolcular panikleyip bağırmaya ve koşturmaya başladılar. Kaptan, gemiyi kontrol altına almak için elinden geleni yapmıyordu ve maalesef umut azalmıştı.
Starlight, yıldızın sıcaklığına dayanamayacak ve parçalanacaktı. Bu, yolcuların son seyahati olacaktı...
Starlight’ı takip eden saldırgan uzay aracının pilotu, adı Zarko olan bir korsandı ve uzayın en korkulan haydutlarından biriydi. Zarko, Starlight’ın yolcularından birinin, evrenin en nadir ve en güçlü maddelerinden biri olan Nova gazını taşıdığını öğrenmişti.
Bu gazın bir damlası bile bir gezegeni yok edebilecek kadar tehlikeliydi. Aynı zamanda Nova, doğru kullanılırsa evrenin en büyük sorunlarına çözüm olabilecek kadar da değerliydi. Zarko'nun niyeti Nova gazını ele geçirip, evrenin hakimi olmak isteyen kötü niyetli kişilere en yüksek fiyattan satmaktı. Bu yüzden Starlight’ı Sirius Yıldızı’na düşürüp geminin enkazından Nova'yı çıkarmayı planlıyordu. Çok geçmeden tüm yolcular Starlight Gemisinin kaptanının da bu işin içinde olduğunu öğrenmiş oldu.
Nova gazını taşıyan yolcu, adı Lila olan genç bir bilim kadınıydı. Bilim alanında yeteneğinin yanı sıra Lila, küçük yaşlarından beri dövüş sporlarıyla ilgiliydi. Çeşitli dövüş sporlarını öğrenmek için çok çalışmış olan Lila, bununla hem fiziksel hem de zihinsel bir disiplin sağlıyordu.
Karate, judo, taekwondo, aikido, kung fu, muay thai, boks, kickboks, gibi alanlarda ustalaşan Lila, yalnızca kendini savunmak için değil, aynı zamanda adalet için de savaşıyordu. Genç kadın ülkesinin gizli servisine katıldığında savunma alanindaki yetenekleri sayesinde birçok tehlikeli görevi başarıyla tamamlamıştı.
Lila ödül veya şöhret peşinde değildi, önemli olan kendini ve değer verdiği her şeyi korumaktı. Lila, dövüş sporlarında saygı, dürüstlük, cesaret, sabır, özgüven, disiplin gibi değerleri kazandı. O, birçok rakiple karşılaştı ama en büyük rakibi kendisiydi, her zaman kendini geliştirmeye ve yeni şeyler öğrenmeye çalışıyordu.
O, dövüş sporlarında efsane olarak anılan iyi bir ajan olmuştu. İşte bu yüzden Nova gazı ona emanet edilmiş ve başka hiç kimsenin bu görevi başaramayacağı inancı doğmuştu. Lila, Nova gazını evrenin en saygın araştırma merkezlerinden biri olan Sirius Akademisine götürüyordu. Bu gazın, evrenin enerji sorununu çözmek için kullanılacağına inanıyordu.
Nova gazını, Sirius Akademisi’nin en iyi bilim insanlarıyla birlikte çalışarak, güvenli ve verimli bir şekilde kullanmayı amaçlıyordu. Lila, Nova gazının kötü ellere geçmesini engellemek için, onu gizli bir kapsül içinde taşıyordu.
Kapsülün, Nova gazının sızmasını veya patlamasını önleyen özel bir teknolojisi vardı. Lila, kapsülü geminin en güvenli bölümü olan yolcu kabininin altındaki bir kasaya saklamıştı.
Starlight yıldızın yüzeyine doğru düşerken, Lila, Nova’yı kurtarmak için harekete geçti. Geminin acil durum planına göre yolcuların bir kısmı, gemiden ayrılabilen küçük kapsüllere binerek, yıldızdan uzaklaşabileceklerdi. Nova gazını almak için kabinin altına inen Lila orada korsan Zarko ile karşılaştı. Zarko, kaptanın yardımıyla geminin güvenlik sistemini aşıp Novayı bulmuştu.
Lila, Zarko’yu durdurmak için, onunla mücadele etmeye başladı. Bu sırada gemi, yıldızın sıcaklığından dolayı erimeye başlamıştı. Lila ve Zarko, Nova gazını ele geçirmek için hayatlarının en büyük savaşını veriyorlardı.
Zarko’yu durdurmak isteyen Lila, onunla mücadele etmeye başladı. Zarko, Nova gazını elinde tutarken, Lila onu bıraktırmak için uğraşıyordu. Zarko, yapay zeka ile güçlendirilmiş yumruğuyla genç kadına vurunca, yere düşen Lila ayağa kalkmaya çalıştı ama Zarko onun üzerine atladı. Zarko, Lila’nın boğazını sıkmaya başladı. Nefes almakta zorlanan ajanın gözleri karardı. Zarko, Lila’nın yüzüne acımasızca baktı. “Senin yüzünden, Nova gazını kaybedeceğim. Ama sen de benimle birlikte öleceksin!”
Lila, o anda dikkatini dağıttığı Zorko’nun elinden son bir hamleyle kurtulup Nova’yı kaptı. Zarko, Lila’yı yakalamak için peşinden koştu ama Lila daha hızlıydı. Geminin acil durum kapsüllerinden birine doğru giden genç kadın, Zarko’ya yardım eden kaptanla karşılaştı.
Evrenin tüm dövüş sanatlarını bilen Lila, uçarak kaptanın maskeli kafasına kuvvetli bir tekme indirdi. Maskesi bir yana kendi biryana düşen kaptan bayılmıştı. Kapsül, geminin dışına fırlatılmak üzere hazırdı.
Lila kapsülün içine girdi, kapı kapandıktan sonra fırlatma düğmesine bastı. Kapsül gemiden ayrılınca, pencereden geminin yıldızın yüzeyine doğru düştüğünü gördü.
Geminin düşüşü, Lila için hem bir kurtuluş hem de bir kâbus oldu. Lila kapsülün içinde, geminin yıldızın yüzeyine doğru hızla yaklaştığını izledi. Gemi, yıldızın sıcaklığından dolayı kırmızıya büründü. Yıldızın çekimine karşı koyamayan gemi büyük bir patlamayla yıldızın yüzeyine çarptı. Gemi parçalara ayrılırken O, yıldızın alevleri arasında yok oldu.
Lila kapsülün penceresinden geminin yok oluşunu gözlerine inanamayarak izledi. Nova gazını kurtardığı için sevindi ama aynı zamanda Zarko'yla kaptanın ölümüne de üzülmüştü. Onlar kötü adamlardı ama canlardı da. Lila, Zarko’nun ve kaptanın yüzlerini hatırladı. Zarko, Nova'yı ele geçirmek için her şeyi yapmaya hazır acımasız, hırslı, kurnaz bir adamdı. Kaptan, Zarko’nun emirlerini yerine getiren, soğukkanlı, sadık, cesur bir kadındı.
Lila, onlarla birlikte, uzun ve tehlikeli bir yolculuk yapmıştı birçok macera yaşamış, birçok kez ölümden dönmüştü. O, onlarla birlikte çok şey de öğrenmişti. Onlara karşı içi nefret doluydu. O ikisinin yıldızın alevleri arasında fazla acı çekmeden öldüklerini düşünüyordu.
Kapsülle Sirius Akademisi’ne ulaşan Lila'yı akademinin yetkilileri karşıladı. Nova'yı teslim alan başkan Lila’ya teşekkür etti.
“Sen, evrenin en büyük kahramanlarından birisin. Nova gazını, kötü ellere düşmekten kurtardın. Bu gaz, evrenin enerji sorununu çözmek için kullanılacak. Senin sayende, milyarlarca canlı daha iyi bir hayat yaşayacak.”
Lila, başkanın sözlerine tebessümle karşılık verdi ama aklı gezegenindeydi artık dönmek istiyordu. Gezegeni, Nova gazına en çok ihtiyaç duyan yerlerden biriydi. Maalesef enerji kaynakları tükenmiş, açlık, susuzluk ve soğukla mücadele eden bir yerdi. Lila, Nova gazının, gezegenini kurtarabileceğine inanıyordu. Lila, akademiye veda edip dönerken Akademi de Lila’ya, Nova'nın bir kısmını verdi. Lila, Nova gazını alıp gezegenine doğru yola çıktı.
Gezegenine vardığındaysa büyük bir sevinçle karşılandı. Gezegenin lideri, Lila’ya sarılarak, onu kutladı.
“Sen, gezegenimizin en büyük kahramanlarından birisin. Nova gazını bize getirdin. Bu gaz enerji sorununu çözmek için kullanılacak. Senin sayende, gezegenimiz, yeniden canlanacak!”
Lila, liderin sözlerine gülümsedi ama aklı hep Nova'daydı. Lila, Nova gazının gezegenini gerçekten kurtarabileceğini umuyordu. O, Nova gazını, gezegenin en büyük enerji santraline götürdü. Santral gazın, güvenli ve verimli bir şekilde kullanımı için hazırdı. Lila santrale bağladığı gazın elektriğe dönüşmeye başladığını gördü. Nova, santralin içinde parlak bir ışık saçarak, akıllı bir sistem tarafından kontrol ediliyordu. Nova gazı, santralden çıkan, bir uydu sistemiyle gezegenin her tarafına eşit şekilde dağılıyor oralarda bulunan vericiler sayesinde kullanılmaya başlanıyordu. Nova gazı, gezegenin enerji ihtiyacını, fazlasıyla karşılıyordu.
Gezegenin sakinleri gazın ışığını gördüklerinde gözyaşları içinde sevinç çığlıkları attılar. Nova, gezegenin sakinlerine sıcaklık, ışık, güvenlik, konfor, eğlence gibi birçok imkân sağlıyor, gezegenin hayat kalitesini yükseltiyordu.
Gezegen, Nova'yla yeniden hayat buldu. Lila Nova'nın gezegenini kurtardığını gördü. Mutluluktan ağlıyordu...
