SEN BU SATIRLARI OKURKEN BEN...
Belirsiz bir zamanın dinginliğinde seni düşünüyor olacağım. Eminim buna. Seni düşünmediğim tek bir an bile yok. Sen bu mektubu nerede nasıl kaç yaşındayken okursan oku mutlaka seni düşündüğüm bir ana denk gelecek. Eskiden olduğu gibi heceleyerek okumayacaksın ve belki büyüyen ellerin kağıdı tutmakta artık zorlanmayacak. Kakaolu gözlerin kağıdın üstünde dolaşırken harflerin eğiminden ne hissettiğimi anlamaya çalışacaksın, kim bilir!
Bilmeni istediğim bir anın var. Senin çocukluk anıların benim zihnimde saklı. Süt dişlerin henüz değişmeye başlamıştı. Bir biri ardına biri düşüp, biri çıkıyordu. Son süt dişin havuzdayken düşmüştü. Defalarca dalıp o minik inci tanesini bulmaya çalışmıştın. Havuzun filtresine kapıldığını kabullendiginde yanıma gelip:
-Anne dişimi bulamıyorum. Diş perisi dişimi görmeyince bana hediyemi vermez ki!
-Mektup yazarız dişinin havuzda olduğunu anlatırız. Mektubu yastığının altına koyarız, böylece mektubu okuyup hediyeni bırakır, dişi de havuzdan alır.
Gözlerinin içinde parlayan ışık ve yüzündeki rahatlamış gülümseme sorunu çözdüğümüzü gösteriyordu. Seninle yazdığımız ilk mektubun alıcısı diş perisiydi. Kalemi kağıdı bana uzatıp:
- Anne yaz ki A...'nın dişi havuzda kayboldu. Yaz ki filtreye takılmış olmalı. Yazdın mı? Yaz ki dişi oradan alabilirsin. Yazdın mı?
-Yazdım tatlım.
-Okusana! Hımm tamam olmuş ama şey yaz, gece havuza girmesin boğulabilir.
-Tamam tatlım yazarım ama endişelenme dişini almak için sabahı bekleyecektir.
Özenle katladığın mektubu yastığının altına koyup uyudun. Hemen cüzdanımı kontrol ettim ancak bir dişi karşılayacak kadar nakit yoktu. Diş perisine mesaj attım. Durumu bir de mesajla anlattım. Diş perisi biz uyuduktan sonra gelmiş ve biz uyanmadan önce işe gitmişti. Sabah senin çığlıklarınla uyandım, korkuyla yerimden fırlayıp yanına geldim.
-Anne bak diş perisi bana ne kadar çok para vermiş.
-Evet 1320 TL ne kadarda bonkör bir periymiş bu! 20 TL yi bana uzatıp:
-Al anne harçlık yaparsın, dedin.
Elimde 20 TL ile diş perisini aradım.
-Diş perisi diş perisi yedi yaşında çocuğa bir dondurma parası versen olmaz mıydı? Çıtayı neden bu kadar yukseltiyorsun?
Sana yazdığım ilk mektubun, seninle yazdığımız ilk mektubu anlatıyor olması mektup içinde mektuptur. Zamanın ve mekanın ötesinde sana yazmanın binlerce yolunu keşfettim. Ve bilmeni istiyorum.
Ben senin için okunacak kitaplar,
anlatılacak hikayeler, altı çizili satırlar,
güzel şarkılar ve rüyalar biriktiriyorum...
