BİLMEZMİŞ GİBİ...
Bu gün, içim sıkkın biraz...
Sorma işte, bilmezmiş gibi nedenini...
Değişiklik olur dedim kendime.
Parka gittim öğleden sonra.
Hem... hem belki bir iz bulurum diyerek seninle birlikteliğimizden.
Her zamanki yerimize,
Çınar altındaki banka oturdum.
Sen hep kızardın ama
Sonra da hadi yak yak deyip tutardın ağzıma.
Hah! İşte aynı sigaradan yaktım yine.
Onun da hiç zevki yoktu inan.
Bir, iki fırt çektim; başladı ciğerimi söken öksürüğüm yine.
Yok ben iyiyim, bir şeyim yok. Sigaranın dumanı bıçak oldu saplandı ciğerime.
Sigaranın bile tadı kaçtı senin yokluğunda.
Eğildim, söndürdüm hemen, iyice.
Sonra derin derin nefes çektim içime.
Biliyor musun? baharın o çiçek kokulu,
Bedenimi yıkayıp dirilten havasından eser yoktu...
Seyrekte olsa, çiftler gelip geçiyordu yine.
Yüzlerine dönüp bakmadım, bakamadım hiç.
Arkalarından baktım sadece.
Kıskanmadım, gıptayla baktım.
Nesini yalan söyleyeyim...
Güneş de bir hayli eğilmişti ağaçlar ardına.
Üşümeye de başladım iyiden iyiye.
Zaten pek kalın da giymemiştim üstümü.
Ne bileyim, güneş çok güzel parlıyordu; anlayamadım.
Mevsimdendir.
Sonbahar da bitti bitiyor.
Geceleri bayağı serinliyor...
Kalktım, eve doğru yöneldim.
Çok mu oturdum ne?
Bacaklarım uyuşmuş gibi.
Yolda fırına uğrayıp bir ekmek alacağım.
Hem akşama hem sabaha yeter de artar bile.
Zaten bir şey yemek de istemiyorum.
Senin varlığınla güzeldi her şey.
Lezzetliydi senin elinin deydiği her şey.
Hiç bir şeyin tadı yok sensiz buralarda.
Yığılıp kalacağım sensiz yollarda.
Yok yok, iyiyim iyi.
Şimdi eve varırsam daha çok bulacağım odalarda seni.
Sen nasılsın, iyisin değil mi?
Bir şeyim yok, ben iyiyim.
İyiyim, iyiyim dedim ya;
Çok düşünme bi'tanem sen beni...
Aman koru bu havalarda kendini !
Havalar soğudu; sıkı giyin üstünü.
