BİLDİN Mİ OĞUL (1166)
Ağır ağır gelir Sivas'ın kışı;
Odunu, kömürü aldın mı oğul?
Eylül ayı başlar yağmuru, yaşı,
Kışın kaygısıyla doldun mu oğul?
Çetindir; bilirim ayazı, donu,
Bilirsin, ekimdir bu ayın sonu.
Geç kalmadan öğüt bulguru, unu,
Rızkını toplayıp yoldun mu oğul?
Acı eser tipi, vermez emanı;
Otuz iki dişin çalar kemanı,
Yığdın mı içeri deni, samanı;
Malları içeri saldın mı oğul?
Evini barkını hazırla kışa,
Sobanın önünde bulunsun maşa;
Aman dikkat eyle, iş gelir başa,
Düşünüp derine daldın mı oğul?
Tembellik edip de gaflete dalma,
Sakın ha kimsenin ahını alma!
"Bana ne" diyerek kendini salma,
Atadan dersini aldın mı oğul?
Der Ozan Tevhîdî, gerçeği yazar.
Varlığa, yokluğa kurulur pazar.
Kimi güler, kim de yaralar azar.
Muhannet çetindir, bildin mi?
Editör: Hamiyet Su Kopartan
