Advert

Pekmez Helvası / Necati Küçük

Yazan: Necati Küçük -PEKMEZ HELVASI

ANI - 14-03-2024 17:03 172 kez okundu.

Pekmez Helvası / Necati Küçük
Advert

PEKMEZ HELVASI

Yüzünde dikine derin çizgiler olan esmer tenli zayıf bir adamdı babam. Üstelik bu kavruk yapısıyla çiftçilik gibi ağır bir işi yapmak zorundaydı. Belki de bu nedenle kendisine enerji sağlayacak yiyecekleri, özellikle de tatlıları çok severdi. Tabii, yerleşim yerlerinden çok uzaklarda, dağ başındaki evimizde tatlı deyince akla helva gibi evde hazırlanabilecek tatlılar gelirdi.

Yarım daire şeklinde yerli ocağın çevresine toplandığımız uzun kış akşamlarda, babam bazen “Hadi kızanlar, bir helva karın da hep birlikte yiyelim!” derdi. Bütün gün sekiz kişilik ailenin yedirilmesi, içirilmesi, aklanması ve paklanması gibi işlerden yorgun düşmüş olan annemiz genellikle bu isteği duymazlıktan gelirdi. Keza renk renk yumakların, oyaların, firketelerin, kanaviçelerin içine gömülmüş el işi yapmakta olan ablalarım da yine bu çağrıyı duymamayı tercih ederlerdi. Biz boy boy üç tıfıl oğlan, babam biraz daha ısrar etse de hep birlikte helva yesek diye gözünün içine bakardık.

Ama babam kimseyi bir şey yapmaya ya da kendisine hizmet etmeye zorlamazdı. Eğer gerçekten helva yemek istiyorsa, dirsek keyfi yan geldiği köşesinden hemen doğrulur “Çocuklar bana kara tavayı getirin. Yağ şişesini getirin. Çuvaldan bir çanak un verin. Şeker kesesini verin. Kaşıklıktan tahta kaşık getirin!” diyerek, yerli ocağın başında helva karmaya girişirdi. Bu işleri de güzel becerirdi.

Ara sıra arap aşı, un helvası, nişasta helvası ve tuzsuz taze peynirlerden Höşmerim Tatlısı yaptığı olurdu. Biz oğlan çocukları da birazdan helva yiyecek olmanın iştahıyla severek ona yarım ederdik. Bazen evde yeteri kadar toz şeker olmaz, bu sefer de “Bana pekmez gürbesini getirin” deyip pekmez helvası yapmaya koyulurdu.

Abdest bardağından biraz daha büyük, su testisinden küçük orta boy toprak testiye “Gürbe” denirdi. Plastik bidonların henüz yaygınlaşmadığı zamanlarda afyon yağı, susam yağı ve pekmez gibi sıvı gıdalar bu gürbelerde muhafaza edilirdi. İçerisine sinek böcek kaçmasın diye de ağızlarına mısır koçanından tıpalar yapılırdı. Bizim pekmez kaynatacak kadar çok üzümümüz olmazdı. Ama köyümüzde başta anneannemler olmak üzere bağları olan ve her yıl pekmez kaynatan yakınlarımız vardı. Pekmez kaynatılırken onlara yardıma giden annem, eve bir gürbe dolusu pekmez ile dönerdi.

Biraz sonra hep birlikte, üzerinde dumanları tüten, pekmez aromalı harika bir un helvasına kaşık çalıyor olurduk. Bir keresinde çarşıdaki bir gıda toptancısı babama iki litrelik dört köşeli bir teneke içerisinde gül reçeli satmıştı. Ailecek gül reçelini de çok sevmiş, kolay erişilen bir tatlı olarak daha sonraki yıllarda evden hiç eksik etmemiştik. Herhalde ondan sonra babam da zırt pırt helva karmayı bırakmıştır.

Advert
Neler Söylendi?
DİĞER HABERLER
Unutulmaz Anılar / Nevin Bahtışen

Unutulmaz Anılar / Nevin Bahtışen

06-05-2024 - ANI

Sarılarda Çocukluk Yıllarım / Mehmet Küçük

Sarılarda Çocukluk Yıllarım / Mehmet Küçük

06-05-2024 - ANI