Bir yaz masalından,
Bir güz geçidine doğru yürüyoruz,
Renkler hâlden hâle dönüyor dünyamızda,
Çimenler soluyor,
Ağaçlarda sarılar, turuncular,
Sular serinliyor,
Gün, rengini sonbahardan yana çevirdi,
Eylül geldi ...
Yazdan kalma gül yaprakları kitap aralarında,
Ve anılar satırlarda, gönlün kıvrımlarında,
Güz serinliği kapımızda,
Akşamları omuzlarımızda bir tatlı ürperti,
Çay sıcaklığına sığınmakta ellerimiz,
Eylül geldi...
Ayrılıkların ayı bazılarına,
Bazılarına kavuşma mevsimi,
Rüzgârın adı daha çok anılır şimdi,
Bir de yağmurların,
Bazen birkaç damlada toprak kokusu,
Bazen sağanak,
Islatırcasına tüm düşleri,
Taşı, kayayı, ormanı,
Yürekleri,
Eylül geldi...
Evlerde pişmiş domates kokuları,
Tarhanalar, erişteler,
Reçelin binbir rengi, tadı,
Okullarda çocuk adımları heyecanlı,
Kış telaşının bilinen ismi,
Imkansızlıkların, pişmanlikların,
Kaygıların ...
Her Eylül biraz dolar,
Biraz boşalır içim,
Yeri serinletmek için suyunu sağan bulut misali,
Bir serinlik arar gözlerim,
Yaz tozlarını,
Dertleri, tasaları,
Alsın götürsün isterim,
Ve her Eylül bir başka öykü yazar kalemim…
