Advert

Ziller Kimin İçin Çalıyor? / Mehmet Engin Ayatar

Yazan: Mehmet Engin Ayatar -ZİLLER KİMİN İÇİN ÇALIYOR?

DENEME - 15-01-2024 17:55 491 kez okundu.

Ziller Kimin İçin Çalıyor? / Mehmet Engin Ayatar
Advert

ZİLLER KİMİN İÇİN ÇALIYOR?

Eşitlik, sen ne zor kavramsın. Varlığın uğruna milyonların canı feda edilse de, nazlı bir çiçek gibi, esen en hafif meltemde boynunu büküverirsin.

Başarılı bir çocuk dün akşam babasından yediği tokatın sıkıştırdığı yüreğiyle, dersi dinleyemeyebilir. Bir diğeri, arka sıralarda oturduğu için öğretmenin en can alıcı cümlesini kaçırabilir. Öbürü servise verecek parası olmadığı için otobüs çilesinin pestile çevirdiği bir beyinle sabah dersinde uyuyabilir. Konuyu hızlı algılayan yavaş algılayanı ders boyu oyalayabilir. Eşitliği rastlantı sonucu yaralayan vakalardır aslında bunlar ve örnekler çoğaltılabilir. Asıl konu eşitliği katleden meselelerdir. Çocukları rastlantıların kucağına bırakan eşitliğin katilleridir.

Bir çocuğun içindeki cevheri ortaya çıkartacak şey eğitimdir. Eğitim, aslında çocuğu insana dönüştüren bir üretim bandıdır. Lakin, bu insan makinesinin kalitesi okuldan okula, mahalleden mahalleye, şehirden şehre, bölgeden bölgeye değişir. Bu geniş coğrafya içinde çeşitlenen eğitim genel olarak çocukları şekillendiren iki tip iş tezgâhından biri ya da diğeridir. İlki yüksek verimli, güncel makine cihaz ve aletler kullanılan ve iyi ustalar tarafından işletilen banttır. Ancak, ardında para gücü olan öğrenciler bu şansa nail olur ve fırsatlar ince bir işçilik sunularak önlerine serilir.

Şekil verilen malzeme nitelikliyse, maksimum verimle toplumu her alanda sürükleyecek insan kaynağı yaratılmış olur ancak malzeme kalitesi düşükse kendisine yatırılan kaynakların çoğu boşa gider. Tezgâhın bıçakları körelir, kullanılan elektrik, su, vernik, işçilik zayi olur. Kimse kavak ağacından bağlama yapamaz. Dahası sistem, verimi düştüğü için yozlaşır. Şansız olanlar diğer tezgâha girerler. Bu tezgâhın düzeneği eskidir, bıçakları kördür, ustası işinin ehli değildir. Tek bir ürün veren bu banda milyon çeşit malzeme yığılır. Şekil alabilirliği, sertliği, içeriğine bakılmaz. İnsan üretim bandına giren çocuk, yarınlarını ararken karakterini şekillendireceği sanılan bıçaklar, burgular, matkaplar tarafından derinden yaralanır. Mesleksiz, cahil, iyiye doğruya talebi olmayan, günü kurtarmak telaşına kapılmış insanlar çıkar bu çarktan.

Ülke sınırları içerisinde çalışan insanlar az veya çok değer yaratırlar. Bu değerlerin bir kısmı eğitim giderlerine ayrılır. Her çocuğa eğitim pastasından düşen dilimin kalınlığı çocuğun yeteneğine, algısına, zekâsına bağlı olması gerekirken ebeveynlerinin cüzdanının kalınlığına bağlıdır. Bu yüzden birçoğunun içindeki cevher kaybolur gider, bu yüzden birçoğunun gözlerindeki ışık söner. Büyük çoğunluk hayat denen rastlantıların nehrine kapılır, yüzmeyi öğrenmeden düştükleri bu çalkantılı suyun için kimi yüzer kim boğulup gider.

Kapitalizm, yarattığı toplum düzenini işler hâlde tutabilmek için sömürebileceği bir güruha ve bu güruhu denetim altında tutacak eğitilmiş seçkin bir sınıfa ihtiyaç duyar. Teknik donanımını üretecek onu işletecek ve yarattığı alt ve üst yapıyı işler hâlde tutacak ne kadar eleman gerekiyorsa o kadarını yetiştirir, geri kalanı kaderine terk eder ama çocuk yani gelecek bu garip rastlantısal düzenin insafına bırakılamaz.

Eşitlik neredesin?

Söndürdüğün hayallerin ve hayatların toplu mezarından yeniden filizlenip bütün çocukların meyvelerine kolayca erişebileceği, dalları ufka uzanan, kökleri tarihin derinliklerinde görkemli bir ağaç olabilecek misin?

***

* Ayatar, Mehmet Engin (2022), Yanlış Adamın Maceraları, Truva Yayınları, s.532

Advert
Neler Söylendi?
DİĞER HABERLER
Yeni Ufuklar Açmak / Hamdi Tabanlı

Yeni Ufuklar Açmak / Hamdi Tabanlı

22-04-2024 - DENEME

Yaşamak Sanattır / Aydın Hanzala

Yaşamak Sanattır / Aydın Hanzala

15-04-2024 - DENEME