Kadın / ANNE 3. BÖLÜM
Bir toplumda kadın değersizleştirilmişse, o toplum ab-ı hayat kaynağını kurutmuş demektir.
Kadın toplumun ab-ı hayatıdır.
Kuruyan bir toprak ürün veremez, bahçeye dönüşemez, hayata renk, güzellik katamaz,
Kısırlaştırılmış bir kadın asla doğum yapamaz.
Hayatın akışını, toplumun kaderini değiştirecek bir özne olan kadın/anne ne yazık ki yaşadığımız çağda eti/bedeni pazarlanan bir nesneye/eşyaya dönüştürüldü.
Bedensel/fiziksel/dişisel anlamda süslenmenin içine atılıp boğdurulan kadınlara maalesef kişilik ve mihenk oluşları unutturuldu.
Aslında insan genel anlamda ilgi gördüğü yöne kayar...
Kadınların dişilikleri o kadar ön plana çıkarıldı ki kadın kendini bir kişi olarak görmemeye başladı ve ön plana çıkartılan yönünü geliştirip adeta uzmanlaştırıldı.
Ne oldu da özne olan, can olan, canan olan, hayat olan, hayat veren bu mihenk çürümeye yüz tuttu?
Sizce bu anlamda suçlu kadın mı yoksa asıl suçlular uçkur düşkünleri midir?
Bu uçkur düşkünleri sebebiyle toplumsal yozlaşmalar hız kazandı ve kazannmaya devam ediyor.
Oysa bir toplumun ahlaki değerini koruyacak, temelini oluşturacak olan kadınlardır.
Yok edilirse bu temel elbette çöker bina.
Bir toplumun ahlaki değeri kadınla ölçülür, eğer toplumun kadınları nitelik kaybederse; toplum ahlaki, insani değerlerini kaybetmiş olur.
Bu minvalde şunu net ifade edebiliriz; bir toplumun ahlaki değerlere sahip olup olmadığını anlamak için o toplumun kadınlarına bakmak yeterlidir.
Çünkü kadın toplumun yansımasıdır.
Evet, şimdi kadınların ne kadar önemli olduğunu anlayabiliriz, onların sadece birer dişi olmadığını, onların toplumun aynası olduğunu görebiliriz...
Devam edecek
***
BİRİNCİ BÖLÜMÜ OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...
İKİNCİ BÖLÜMÜ OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...
