Advert

Birlikte Yaşamak / Sedat İlhan

Yazan: Sedat İlhan -BİRLİKTE YAŞAMAK

DENEME - 05-10-2023 19:59 514 kez okundu.

Birlikte Yaşamak / Sedat İlhan
Advert

BİRLİKTE YAŞAMAK

Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde üç insanın yaşamı bir şekilde birbiri ile kesişmiş. Üçü de birbirinden farklı imiş. Birisi Zümrüd-ü Anka kuşu misali, istediğinde yiyecekleri önüne geliversin istermiş. Ama diğerleri… Anda yaşarmış, elle tutulan, gözle görülen dünyada. Onları bir araya getiren ne imiş, bilinmezmiş. Ama kesinlikle tesadüf değilmiş.

Her ne kadar yazdıklarımın bir öznesi ben olsam da, insanlık tarihinde milyonlarca kez aynıyla yaşandığına inandığımdan dolayı benim açımdan isimlerin hiçbir önemi yok. Bundan nasıl emin olabiliyorum sizce? İsterseniz, hepimiz için, hep birlikte insanlığımıza odaklanalım ve cevaplarımızı bulalım. Ta ki, hayat akışına yaşanana kadar.

Dostum, bir psikologun söylemini aktardı bana. Anladığı, ifade edebildiği, bende karşılık bulduğu kadarıyla, suyunun suyunun suyu yani, şunları söyledi; "Birisine bağlı kalmamak, vazgeçilmez bilmemek, hatasız görmemek…“

İfade doğru olabilir. Ama herkesin dahil edildiği, çözüm odaklı bir düşünce sistemine götürmüyor beni. İtiraz ettim bu nedenle. İnsan inandığını gerçeklemeye çalışmalı, dedim. Kimseyi referans almadan ancak kimseyi dışarıda da bırakmadan… Her ne kadar bu konuda anlaşmış olsak da, üç günlük beraberliğimiz süresince belki yüzlerce kez bu tezimizi test ettik, aksine hareket etmeyi sürdürdük, BEN dahil…

Ertesi günü yola çıkacağız. Dünyanın başkentlerinden birisini görmenin heyecanı var biraz. Üç günümüzü ayırdık bu seyahate. Belki yüzü bulan görülesi yerler arasından en fazla altısını seçme şansımız var, düşünüyorum. Haftalar öncesinden başlayan planlama çalışmaları… Dahil olmak istemedim, gerek görmedim.

Dostum akşamdan bana geldi. Sabah beraber kahvaltı yaptık. Kahvaltıyı o hazırladı. Siz ne düşünürsünüz bu konuda? Herkes inandığını gerçeklemeye gayret etse, neler yaşanırdı? Her ne kadar bir misafir olarak ev sahibinin hazırlaması gerektiğini düşünse de kahvaltı için masayı donatmış. Benim bu konuda söyleyebileceğim üç şey var. Tembelliğim, insanların tercihlerine saygım, kendi evinde gibi hissettirmeyi önemsemem.

Bence evden çıktığımız anda seyahat başlamıştır. Yaklaşık 500 km mesafede her ne yapılırsa yapılsın yolculuğa dahildir. Küçük bir market alışverişi, diğer dostumuzu evinden almamız, onun üç dakikalık bir yere uğraması ve yola revan oluşumuz…

Seyahatimizin birinci gününü akraba ziyareti ve göl kenarında yürüyüş ile geçirdik. İkinci gününde şehir merkezini üç-dört saat adımladık. Her ne kadar müze v.b binaların içine girmeyi tercih etmesek de şehrin kokusunu çektim çiğerlerime, biraz, rengini seyrettim. Belki haftalarca gezilse yine de eksik kaldığı hissedilecek olan o koca şehri terk etmeye karar verdik. Üçüncü gün, dönüş yolunda başka bir şehri görmek niyetiyle.

Dönüş yolunda aracı sürerken uykum geldi. Dostuma rica ettim, yer değiştirdik. Kendimi biliyorum, frenlemeye çalıştım bu nedenle, görmeyeye çalıştım. Gözümü kapattım, uykum gelmiyor. Bir öğretmenin yaşanmışlığını anlattım. Atatürk ile ilgili bir seminere girer. Ön sıralardan birisine oturur. Uykusu gelir. Aradan sonra arka sıralardan birisine geçer. Ama uykusundan eser kalmamıştır. Salonu seyreder. Konuşanlar, uçak yapıp atanlar, sataşanlar…

Dostum eve varana kadar aracı sürmek istemedi. Anlattığım hikayeyi nasıl algıladı, bilemiyorum. Ama aralıklı yağan yağmur süresince kuru cam üzerinde gelip giden sileceğin çıkardığı ses, benim için insanlığımızın boğuluşunun hırıltıları gibiydi.

Detaya girmek istemiyorum. Aksi halde kendimle çelişirim, kurmaya gayret ettiğim düşünce sistemimle, çözümlerimle…

Özetle söylemem gerekirse, her an için kendimiz, kendi önceliklerimiz ön planda idi. Bu çok açıkça görülebiliyordu. Öyle ki, samimane, iyilik niyetiyle, kimin ne düşüneceğinden bağımsız, neye ihtiyaç duyacağından bihaber…

Birisi; "Birlikte yaşamak mı?" dedi. Gerçekten gerekli mi bu? Veya nasıl mümkün olacak… Veya dünya üzerinde birlikte yaşamıyor muyuz? Savaşlarımızla, acılarımızla, gözyaşlarımızla…

Advert
Neler Söylendi?
DİĞER HABERLER
Yeni Ufuklar Açmak / Hamdi Tabanlı

Yeni Ufuklar Açmak / Hamdi Tabanlı

22-04-2024 - DENEME

Yaşamak Sanattır / Aydın Hanzala

Yaşamak Sanattır / Aydın Hanzala

15-04-2024 - DENEME