BEKLEYİŞ
Zaman su gibi akıyordu, ama benim yüreğime gelip oturan bu ağırlık, bir taş misaliydi.
Solgun gün ışığına çekiliyordu yüreğim. Sonbahar rüzgarında kuruyup uçuşan yapraklar misali.
Sevgili dostum iyi ki yanımdasın, benim yanımda olduğuna ne kadar sevindiğimi anlatacak ne kelime bulabiliyorum, ne de mecalim var. Senin anladığını düşünerek, o derin anlayışına sığınıyorum.
Sevgi sende, merhamet sende; biz insanların vicdanı bozulunca bütün davranışları bozulabiliyor. İnsanlığımızı kaybedince kırıp, incitebiliyoruz.
Buraya gelip bu güzelliği seninle paylaşmak, seninle dertleşmek iyi geliyor bana.
Hayatım yarım kalmış gibi, ortada asılı kalan bir şeyler var da, ben onları alıp bir kenara koymaya çalışıyorum telaşla.
Belki içimdeki duyguların fazlalığı, karışıklığa sebep oluyor bu duruma.
Eşim Nejat’ın işi gereği şehirde kalmalıymışız daha çok, ama ben ilk fırsatta buraya gelmek istiyorum.
Buranın sakinliği ve sen iyi geliyorsunuz bana. Son günlerde alınganlığım arttı, Nejat ne söylese bana dert oluyor, içime gelip oturuyor. Kırmamak için bir şey söylemiyorum ama bu seferde ben çok yıpranıyorum.
Can dostum Alya‘cığım, senin de başını ağrıtıyorum; seni seviyorum, üzmek istemem.
Nejat burada çok zaman geçirdiğim için kıskançlık yapmaya başladı. Serzenişlerde bulunuyor, seni ve burayı kıskanıyormuş.
“Pelin, beni sevdiğini bilmesem çiftlikte bir sevgilinin olduğunu düşünüceğim” diyor. Nasıl böyle bir şeyi düşünüp, ima edebilir anlamıyorum ama bu durum, beni çok üzüyor.
Bir doktora gitmem lazım, bu kadar alıngan olmam ve neşemin kaçmasına neyin sebep olduğunu bulmam lazım.
Artık hayatlarımız psikologlarla devam ediyor. Bu kısır döngüler, anlamsız hayatlar insanları iyice bunalımlara sokuyor.
Biliyor musun Alya?! Bana sen ve burası iyi geliyor, tek sorunum buraya istediğim sıklıkta gelememek. İçimde anlamını bilmediğim bir huzursuzluk var!
Buraya geldik ama hava biraz rüzgarlıymış. Alya’cığım biliyor musun sana bir müjdem var, ben hamileymişim! Bütün bu huzursuzluk, alınganlık hormonların değişmeye başlamasındanmış. Bir bebeğim olacak, inan en az benim kadar sever seni.
Nejat, hamileliğime çok sevindi;
"Pelin, istediğin kadar çiftlikte kalabilirsin. Ben, senin yanına gelirim." diyor.
Alya, düşünüyor musun, daha çok birlikte zaman geçireceğiz demek oluyor bu!
Mide bulantılarım başladı. Doktorun söylemesine göre; dört ay, altı ay, nadiren de olsa dokuz ay devam edermiş.
Seninle bu güzel yerde dolaşırken bir yandan da bebeğime anlatırım. Seni, doğada gördüğüm her şeyi tarif edip anlatırım.
Doğasever bir çocuğum olsun isterin. Eminim, senin yanında bütün canlıları sevmeyi öğrenir. Sen, çocuğuma da iyi geleceksin, sen harika bir dostsun.
