GÖNÜL YARASI
Dün tavan arasında gezinirken
Bir mektup buldum buruşturulmuş atılmış
Hayaller oymaya başladı gözlerimde
Resim vardı yanında yarısı yırtılmış
Görünüşe bakılırsa işlediğin cürüm
Gönül yarası sayılmayacak
Bu ağır günaha suçüstü yakalandın
Baltayla kellemi uçurtmak
Binlerce parçaya bölündüm birden
Feryat figan edip
Enseme çivi gibi battın
Ölüp ölüp diriltip
İkimizden uzun uzun bahsetmişsin
Ben onu çoktan unuttum demişsin
Unuttum demekle unutulmuyor be gülüm
İnsanın burnundan fitil fitil geldiğini göreceksin
Aşk acısının ilacı yok
Kalbine bir kere düşmeye görsün
Sımsıkı yakalar ölümcül bir hastalık gibi
Göğüs kafesin ateşle sıvazlanır büsbütün
Ağzını açsan alevi görünür
İnsanın ciğerlerine kadar bastırır
Adeta içinden püskürür ağlatır
Durup durup kendini hatırlatır
Çok eskiden kırılmış bir kemik gibi
Her yağmur yağdığında sızlatır
Sonsuza kadar süren bu kanama
Gerçek bir dram yarasıdır
Kan ağlamak bu olsa gerek dersin
Ya delisindir artık ya ölü gerisi ıvır zıvır
Hayatının en zayıf noktasından
Habis gibi gövdene yayılır
Unuttum demekle unutamazsın gülüm
Sen beni ömrünce unutamazsın vesselam
Yalnızlığın başkentinden şimdilik bu kadar
Kanayan vicdanına binlerce selam