SERAPLA GELEN
Nazlı sabahların gizemli şafağı
Serin ürpertiler tenimde
Avuçlarımda uzanıp da tutamadığım yıldızların ışığı
Bitmeyen sevdam mavi gökyüzü
Hep hüzün mü olacak gözlerimin çatağında
Ne kadar çok güzellik var içinde dünya
Yaşama sanatında görmek ile bakmak
İnce bir çizgi, hüzün ve mutluluk arası
Sabrımı giyip, direniş kılıcını kuşanmışım
Bin dereden şu getirip, heba yıllara yanmışım
Doluyu koyup boşa kürek çekmişim
Sevginin mumunu yakıp, karanlığa direnmişim
Kırılmışım, kırmışım, pişman olmuşum
Gönül alıp, yeniden sevmişim
Gözlerde mutluluğu aramışım
Başkasının mutluluğuyla mutluluğa sevinmişim
Hep bir direniş, hep bir isyan
Dilin ucundan dönüp, sabrıma toslayan
İçime atıp, boğazıma dizdiğim ukdeler
Çözmek istediğim problemlerdeki arapsaçı
Okyanuslar ötesi kadar uzak hasretim
Sevgi kıvılcımlarına çakar almaz tavırlarım
Kendimden tiksinmelerim
Yanlışlarım, iç muhakemelerde kendime has infazlarım
Hep yarim bir yanım, hep yarım
Hiçbir şey tamamlayamadım ki ben zaten
Yamalı gönül bohçasından dökülüp
Beni ele veren ne çok delil var
Kurnazlığın kitabını yazanların arasındaki
Aptal ben!
Fıtratında kendine acımak var ya
Etkin fiiller bile kurtaramıyor edilgenliğini
Sen adam olmazsın gönül, adam olmazsın