OLURSA...
Baharın gelmesini mi bekliyordu temizlik yapıp rahatça oturmak için elinde bez ordan oraya dolanıyordu ne yaptığını bilmeden...
Parlak gibi görünen hiç bir anlamı olmayan düzenin içinde... Dokunulmayan hissedilmeyen donuk eşyalar gibi...
Bezi nereye sürüp temizlemesi gerektiğini kestirememiş olmalı ki bir hışımla yere düşürdüğü kristal vazonun parçaları ve içindeki nergisler dört bir yana saçılmıştı. Eliyle toplamaya çalışmış canının yandığını parmaklarından akan kanın ne kadar sıcak olduğunu hissettiğinde anlamıştı. Bu gerçekti...
Yarayı sarmak içinse el aradı ama yoktu ne garip dese de bu sanaldı...Varmış gibi görünen ama gerçek olmayan...
Kırılan parçaların içindeki nergisler canlıydı ama ölen o olmuştu temizlikten nasibini almıştı...
Önemli olan canlıyı yaşatabilmekti gereksiz eşyalar durduktan sonra ne anlamı vardı temizliğin baharın gelmesine de gerek kalmamıştı artık...