DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Advert
Abdulrahim Arslan
Abdulrahim Arslan
Giriş Tarihi : 13-12-2022 19:33

Modern Psikoloji ve Tasavvuf Öğretileri

Hayatı yaşama şekli, birçok kişi açısından bakıldığında, başlı başına ağır bir sorumluluktan ibarettir. Sırtına yüklediği negatif yükü, farkında bile olmadan taşımaya çalışan birey, zamanla kamburlaşmaya ve bir süre sonra da o yükün ağırlığı altında ezilmeye başlamaktadır.

Stres, kaygı bozukluğu, tükenmişlik sendromu gibi kavramlar, neredeyse hayatımızın kopmaz bir parçası halini almaya başladı. Günümüzün hızla değişen dünyasında, aile içerisinde olduğu gibi, toplum içerisinde de davranış bozukluklarıyla karşılaşmamak neredeyse imkânsız hale geldi.

Teknolojinin hayatımıza getirdiği kolaylıkların yanı sıra, hayatımızdan aldığı, kendi gerçekliğimize ait farkındalığın yerini; huzuru kendinden uzakta arayan, olduğu gibi görünmek yerine, sahte kimlikleri sahiplenen ve kendi olmaktan çekinen bireylerin almasıyla yepyeni bir boyutun kapılarını araladık.

İşte bu noktada Modern Psikoloji, insan davranışlarının altında yatan olumsuzlukları gözlemleyip ilkel benliğe ait davranışların gerçekliğini ortaya koyarken karşısına çıkan bu enkaz karşısında, izleyeceği stratejiyi sürekli değiştirmekle kalmayıp zaman zaman çaresiz kalmaktadır.

Saadet asrından günümüze kadar gelen ‘‘Nefsini bilen Rabb’ini bilir.’’ Sözü, Modern Psikolojide, bireyin kendini tanıması yönündeki telkinlerle örtüşse de arada gözden kaçırılmaması gereken bir gerçeklik vardır. Tasavvuf, kendini bilmenin kapılarını aralarken nefsin bitmek tükenmek bilmeyen istekleriyle mücadele etmeyi öğretmekle kalmayıp kalbin sonsuza açılan kapısına duvarlar ören, dünyalık dert ve tasalardan da arınmanın kadim bilgilerini kendinde barındırmaktadır.

Derviş Yunus’un, ‘‘Bir ben var içimde benden içerü’’ sözleri, aslında insanın aslının kendinde saklı olduğunu vurgulayan en güzel beyitlerdendir.
Sonuç olarak günümüz insanı, yaşadığı bunalımlara ait çözümleri her ne kadar dışarda arasa da kendi özüne dönmedikçe bulduklarının eksik kalması kaçınılmazdır.

Her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz sevgi, saygı, ahlaki ve manevi değerlerimiz, içinde bulunduğumuz fırtınalı denizden, bizleri güvenli bir limana taşıyacak en sağlam gemimizdir. Gönüller yaptıkça ben yerine biz oldukça Hakk’ı Hak, Batılı batıl olarak bildikçe yaşadığımız sıkıntılar git gide azalacağı gibi huzur kalbimizi çepeçevre kuşatacaktır.

Sözlerimi Derviş Yunus’un şu beyitleriyle noktalamak istiyorum:

Ben gelmedim dava içün
Benim işim sevgi içün
Dostun evi gönüllerdir
Gönüller yapmaya geldim

NELER SÖYLENDİ?
@
Zehra Ceyda ÜLKER 1 yıl önce
Kaptan yine yapmışsın yapacağını yine kaleminden inciler tane tane cümlelere dökülmekte her cümle başka mana başka bir alem Hak yolunda hiç yorulmadan hiç isyan etmeden yürümeyi başaran ender güzel insansın Rabbim yolunu her daim açık etsin Ayağına ve kalemine taş değmesin
Hamit Gözümoğlu 1 yıl önce
Muhteşem bir yazı...

Tebrik ederim...
Aysun Eliş 1 yıl önce
Denge haline ulaşmak hzuuru getirir mutlaka.
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
Advert
Yol Durumu
ARŞİV ARAMA