MAZGAL
Bırakılmış gerçekliğin
Sahte düşleri gibi geldik çocuk.
Yetmedi,
Hapsettik gülüşlerini.
Korkusuz bakışların demir mazgalı deldi de
Acıtmadı hiçbir yerimizi.
Kurşun dökülesi yollar bıraktık belkilerine
Bez bebeğin darağacı,
Misketlerin tutuklu.
Ahlatın gölgesi sana yasak.
Konuşulabilecek tüm diller
Yine sana yasak.
Saçlarının örgülerine yuva yapmış
Serçeleri vurduk senden habersiz.
Kördüğüm umutlar koyduk
Tayın diye her öğün önüne.
Biz dalgalınırken köpüğün içinde
Girdaplara iteledik sorgusuz.
Öyle bakma çocuk.
Korkularımızla yüzleştirme.
Bilemezsin korkak ruhumuzun
Çalı süpürgesine binmiş katil yanını.
İçimizdeki insanı öldürdük biz.
Her sabah güneşe el sallarken
Sahipsiz gölgelerle avunduk biz.
Öyle bakma çocuk.
Ben acımadım ki sana..
Kır zincirini,
Kır,umudu saklayan kilitleri.
Güneşime inat, ışığın ol.
Yağmuruma inat, gözyaşı ol.
Savaşlarıma inat, barış ol.
Benim sahte baharıma kanma.
Güne doygun sevda ol.