GİZİL BİR İBADET
Şiirden sular çağırıyor gece
Öyle berrak değil
Saklanacak kadar günden
Sonra gözlerin geliyor gözlerime
Bakıyorum gözlerinde sözlerine
Gülüşünü katıyorum susarsak
Gizil bir ibadet bu
Saçın esiyor rüzgârda
Koklamak sevişme telaşı
Omurgalarımda bir sancı
Eskiyorum
Eskiyor sözlerim sana
Yaşlanıyorum bu kavgada
Sevda kavgadır aslında bilirsin
Taşımışsan yılllarca
Sahip olma telaşı belki
Nasıl anlatmalı şimdi sana
İlk günü yaşatma inancı
Ülkende özgürlük sevdası
Çoğalmadıkça kayboluyor sanrısı yani
Yok kıskançlık deyip geçme
Endişe aslı
Gitmekler bir yere varmaz ki aklın kaldıysa
Ve gitmekler
Esrik gülüşlerden iyidir unutma
Çünkü dönmeyi taşır içinde
Çakmaktaşıdır
Küsmekte suskular
Bak topal bir bulut geziyor gökte
Kel bir orman
Bekliyor beni
Nicedir varmamışım
Nasıl da ağıtlarda martılar
Suya küskün denizler de
Hadi
Çağır beni
Adaletsiz bir zamanın
Hileli terazisindeyim
Öfkem keskin
Aşka varmıyor girdiğim sokak
Üşümüşsün
Delişmenim oysa aşka
Dilim suskun
Ellerim soğuk
Ellerim nasıl üşümüş yalnızlıkta
Bak aklımı çalıyor ekranda hırsız
Yalanı yalarken akılsız
Ben onlardan değilim
Ben onlarla eğleşmedim
Gülmedim
Gülüşmedim
Sayma dövüştüğüm günleri
Yok sevmekten söz edeceğim
Öleceksem sana ölmeliyim
Öyle çok yaşamam biliyorsun
Zaman dar
Darda sözler
Ölmeye ramak var
Yaşamaya nakit dar
Sana sevdadan söz edesim var
Gücüm yetmez mısra ağır
Yorgunum taşımaklardan
Anlat sesinde dirilsin bedenim
Çocuklara maviden
Bana aşktan
Memlekete kavgadan
Yalnız akşamdan
Sahi gülerken fotoğrafım var mı benim
Ellerim
Yumruk olmuş
Ellerim
Öfkeyle sıkılmış cebimde
Ellerim
Ancak bir karanfil sever gibi
Kirpiğine dokunmuş ellerim
Nasıl ürkek
Nasıl korkak
Sana gelse bilemez dokunmalar telaşını
Bak nerede sığınacağını bilmez
O sevdalı ellerim
Bir gülüş getirdim sana
Memleket yani
Korkuyla sürülmüş toprak
Nasıl da uyanıyor baharla bak
Bu yürek
Bu aşk
Sen yine de sevda de adına
Ayık emekler günde hasretler
Umuda inandım ben baharda
Bir de
Sarhoş şiirler yazdım sana
Bu kumpas akşamlarda
Editör: Suna Türkmen Güngör
