NASILIZ?
İnsanız. Bazen söylenenden çok söyleyenin kimliği etkiler inanma dürtümüzü.
Bu söylediyse kesin doğrudur, gibi kuruntularla irdelemeden kabul ederiz.
Coğrafyamızda, kulaktan kulağa, bazen de yazı diliyle yayılan bir sürü atasözü ve deyim vardır. Mesela; "Parası olan düdüğü çalar." En çok buna takılırım. Bu kadar ayırımcı cümle olabilir mi? Olmuş... "Yaka silkmek" de bunun benzerlerinden. İçinde, sızlanma, yorulma, bıkma ve yenilgiyi kabul etmeyi barındıran cümle.
Sabır ve güleryüz hem coğrafyamızın hem de inancımızın temel taşlarından biri değil mi? Şimdiye kadar içinde dini öğe barındıran hiç bir şey paylaşmadım. Bunun bir tek sebebi var. Farkında olmadan şirke girmek.
Ancak şimdi iki kelime yazmak zorundayım. İnançsız toplumlarda bile kabul göremeyecek, usanma, bıkma, vazgeçme ve sabırsızlığın İslam'da karşılığı ne?
İşte size büyük bir kapı. Buyrun. Girin içeri...